Gençleri bekleyen yeni tehlike: Onlyfans

Aylık abonelik ücretleri 4,99 dolarla 49,99 dolar arasında değişiyor, popüler hesapların ayda 4-5 bin dolar kazandığı söyleniyor. İngiltere menşeli OnlyFans sitesinde erotik ve pornografik içerikler yer alıyor, anne babalar pek farkında değil ama bu site Türk gençleri arasında da yoğun rağbet görüyor. Site üyelerinin kendi bedenlerini para karşılığında sergileyerek gelir elde etmeye çalıştığı siteye ilgi pandemi döneminde kat be kat artmış. Twitter’da ‘OnlyFans’ etiketiyle paylaşım yapanların çoğu, büyük paralar kazandıklarını söyleyerek gençleri siteye davet ediyor. +18 yaş sınırı bulunan siteye, kimlikle üye olunsa da başkalarının kimliğiyle gizli üyelik yapan gençlerin sayısının hiç az olmadığı Twitter yazışmalarından anlaşılıyor. Uzmanlar “Anne babalar dikkatli olmalı!” uyarısı yapıyor.

Kendi bedenini para karşılığında OnlyFans hesabında paylaşan gençler için bu durumun sakıncaları neler?

Doç. Dr. Vahdet Görmez (Psikiyatrist): Ebeveynlere “Çocuklarınızı karşınıza alıp, böyle bir site varmış, sakın girme” diye önerilerde bulunmak doğru olmaz, ama çocuklarımıza, gençlerimize her zamankinden daha fazla göz kulak olmamız gereken bir zamandan geçtiğimiz kesin. Gençlik, kimlik arayışı dönemidir. Fakat ne yazık ki nerdeyse bütün kimlik tercihleri (sosyal, ahlaki, cinsel vs.) kuşatma altında. Merakları, akran etkisi veya aileleriyle yaşadıkları ilişki sorunları onları kaosa sürükleyebiliyor. Berkay Ateş (Uzman Klinik Psikolog): Ergenlik dönemi risk alma yatkınlığımızın en yüksek olduğu dönem. O yaş grubundaki gençler soyut kavrayış gerektiren doğru neden-sonuç ilişkisi kurma, yaptıklarının sonuçlarının neler olabileceğini öngörebilme ve olası sonuçlardan dolayı dürtü ve duygularını kontrol edebilme konusunda dezavantaja sahiptirler. Bu nedenle ileride pişman olacakları davranışları kolaylıkla yapabilirler.

Sizce bizi ne gibi tehditler bekliyor? Dünya nereye gidiyor?

Doç. Dr. Vahdet Görmez: Kolay para kazanmak bir ideal olarak gençlerin zihinlerine, bilinçaltlarına lime lime işleniyor. Bunun için bedenlerini teşhir etmeleri talep ediliyor ama bununla sınırlı kalmıyor. Bazıları için bunun bedeli benliğini, saygınlığını, hayallerini ve geleceğini feda etmek oluyor. Fakat gençlerin hepsinin bunu sorgulayabilecek, sonuçlarını öngörebilecek mental olgunlukları yok. Bu sorunlar sadece ailesiyle, çevresiyle, değerleriyle ilişkisini koparmakla kalmıyor, en önemlisi kendisiyle olan bağını koparıyor. Kendi bedenlerine zarar veren; geldikleri noktadan sonra suçluluk ve pişmanlıkla geri dönüş olmadığını düşündüklerinde de o bedeni yok etmeye çalışan intiharın eşiğinde gençler, yetişkinler oluyorlar. Yanlış olduğundan emin olduğumuz şeyleri ortadan kaldırmak için toplum ve devlet olarak daha güçlü bir refleks göstermeliyiz.

Berkay Ateş: Dünyada para kazanmak uğruna özgürlük adı altında tüm değer yargıları ve sınırlarını ikinci plana atan bir eğilim var. Denetimi olmayan bir platformda imza yetkisi bile devlet tarafından verilmeyen bir kuşağın kendi çıplak bedenlerini sergilemesi gibi bir konu olunca istismara giriyor. Çünkü para, burada yetişkinler tarafından yönlendirici olarak kullanılıyor. Geleneksel mesleklere olan motivasyon da bu nedenle her geçen gün düşüyor. Para kazanmak genç zihinlerde, sürdürülebilir bir mesleki donanıma sahip olmaktan çok daha önemli görünüyor. Bu da gelecekte madde ve meta odaklı, manevi değerlerden uzak mutsuz yetişkinlerin sayısının artması ihtimalini güçlendiriyor. Erken yaşta tükenmişlik, depresyon gibi riskler doğuruyor.

Anne babalara önerileriniz neler? Çocukların bu tehditlerden korunması için neler gerekir?

Berkay Ateş: Çocuklarımıza paranın önemini doğru aktarmamız lazım. Sabah akşam onun için çalıştığımızı gören çocuklar paraya sahip olmanın her şey olduğu yanılgısına kapılabilir. Paranın amaç değil araç olduğunu bilmeleri ve öneminin dengeli biçimde öğretilmesi önemli. Bununla beraber bedenimizin bize özel olduğunu, bunu yabancılarla paylaşmanın gelecekte art niyetli insanlar tarafından geri dönüşü zor zararlara yol açabileceğini anlatmamız ve bilgilendirmemiz lazım. Manevi güzellik ve değerlerin para gibi maddelerle satın alınamayacağını makul örnekler üzerinden anlatmak gerekli. Çocukları bu tür mecralara iten şeylerden bir tanesi de ilgisizlik ve ihmal. Evde görmedikleri ilgiyi dışarıda arayabilirler. Çocuklarla kaliteli zaman geçirme alışkanlıklarımızı da sürdürmemiz lazım. Maddi manevi ihtiyaçları konusunda açık iletişim kurmalı ve onları konu ne olursa olsun yargılamadan dinlemeliyiz. Yargılanacağından korkan bir çocuk hiçbir konuda açık biçimde sorunlarını paylaşamayabilir ve çözümü ev dışında aramaya başlayabilir.

Doç. Dr. Vahdet Görmez: Çocuklarınızın ayağı kaymış olabilir fakat onları bırakmayın, köprüleri atmayın, bağları koparmayın; sabırla, sevgiyle, şefkatle, ilgiyle, zamanınızdan fedakârlık yaparak onların yanında kalmaya devam edin.

İlişkili Yazılar

spot_img

SON YAZILAR